28 Mart 2009 Cumartesi

“Kesit” (günümüz sanatından bir kesit) Sergisi

KESİT (günümüz sanatından bir kesit)
29 Kasım - 13 Aralık/ 2008
Şanlıurfa / Kemalettin Gazezoğlu Kültür Sanat Merkezi
Şanlıurfa Kemallettin Gazezoğlu Kültür Sanat Merkezin’de “Kesit” adlı günümüz sanatına ait örneklerin sergilendiği çağdaş sanat sergisi gerçekleşiyor. Küratörlüğünü Fatih Balcı’nın sergi koordinasyonunu Güler Güngör’ün gerçekleştirdiği sergiye şu sanatçılar katılacak: Denizhan Özer, Francois Daireaux, Gül Ilgaz, Güler Güngör, Johanne Helard, Maria Sezer, Şinasi Güneş ve Fatih Balcı.
Serginin kavramsal çerçevesi küratör tarafından söyle çiziliyor: “Modern sanat geleneksel türleri değişime uğrattığı gibi çok farklı yöntem ve teknikler de geliştirmiştir. Panoramaya bakılınca bazen günlük hayatın görünümlerinde kaybolmaya varıncaya dek yöntem, teknik ve biçimlerin kullanıldığı görülebilir. Bu dinamikler içinde günümüz sanatı çelişkileriyle varlığını sürdürmektedir: Gerçek hayatın içinde yer almak ya da gerçeğin içinde kaybolmak. Dekoratif bir nesne olmak ya da sıradan bir nesneye dönüşmek…”. Sergi günümüz sanatının hangi yöntem, teknik ve kaygılarla çalıştığının araştırılması olduğu gibi günümüz sanatının toplumsal yapı ile olan ilişkisini, günümüz sanatının işlerliğinin irdelenmesini de amaçlıyor.
Serginin video yerleştirme bölümünde Denizhan Özer ve Maria Sezer , video bölümünde Şinasi Güneş, Francois Daireaux, Gül Ilgaz, Fatih Balcı, dijital baskı ve fotoğraf bölümünde Gül Ilgaz, Johanne Helard, Fatih Balcı , yerleştirme bölümünde ise Güler Güngör çalışmalarıyla yer alıyorlar.
Şanlıurfa ili Kültür Eğitim Sanat ve Araştırma Vakfı’nın ve Anadolu Kültür A.Ş’nin destekleriyle gerçekleşen sergi 29 Kasım 13 Aralık tarihleri arasında gezilebilir.

Çerçeve:
Günümüz sanatını nasıl tanımlayabiliriz? Sanatsal pratiğin parçalı, heterojen görünümü, ele avuca gelmez refleksleri onu bir yerde sıkıştırmamıza ve fotoğrafını çekmemize fazla izin vermez. Bu yöndeki her çabanın yetersizlik hissiyle kapanacağını baştan kabullenmek gerekir.
Modern öznenin inşası olan modern sanat, büyük tasarının bir parçası olarak özneye yeni bir olanak getirmiştir: Sanat bir iç göz, altıncı his, duyarlılıkta temellenen yeni bir bilgi biçimi olarak gelişecek; bu anlamıyla hem kişisel hem de toplumsal gelişim için bir araç olacaktır.
Modern dünya sanata ve sanatçıya böyle bir görev yüklerken, diğer yandan modernliğin gereği olarak kavramları, kurumları, değerleri ve disiplinleri eleştirinin ışığında yeniden tanımladığı için; sanatı da sınırları, yapısı, işlevi etrafında yerli yerine oturtmak, tanımlamak istemektedir. Günümüze doğru geldikçe sanatsal alanda beğeni, duyarlılık gibi kavramları geriye doğru çekildiğini, eleştiri ve analiz gibi kavramların öne çıktığını görürüz. Dile getirilebilir olanla gösterilebilir olan arasında bölünmüş bu alanda, dile getirilebilir olan lehine bir genişleme sürmektedir. Bu anlamıyla günümüz sanatı daha çok dilsel süreçlerin egemen olduğu bir analiz isteğini dışa vurur. Görüntüden, duyarlılıktan, beğeniden geri çekilen sanatsal alan ele aldığı problematikin yerini değiştirmekte, temsil sorununu yerine bağlam sorununu topografyasında “konuşlandırmaktadır”. Günümüz sanatı ve sanatçısı böylece toplumsal dokuya daha çok müdahil olmaya arzulamaktadır.
Günümüz sanatı tüm bu istekler çevresinde gelişirken, sanatın merkezi konumuna karşı koyuşlarıyla merkez ve çevre ilişkisini de yeniden biçimlendirmektedir.
Günümüz sanatı bu yönelim içinde, resim heykel gibi geleneksel türleri değişime uğrattığı gibi, daha önce düşünülmemiş ve kullanılmamış farklı yöntem ve teknikler de geliştirmektedir.


Hiç yorum yok: